Türk bilim insanlarının buluşu heyecan uyandırdı…

Türk bilim insanlarının buluşu heyecan uyandırdı…

Türk bilim insanları Covid-19’un tanısına yönelik yeni bir buluşa imza attı. Acıbadem Üniversitesi Kuluçka Merkezi’nde iki yıl süren araştırma sonucu geliştirilen yeni yöntemde PCR ve antijen…

Türk bilim insanları Covid-19’u saptamak için kullanılan PCR ve antijen testleri için burundan çubukla alınan örnek şeklini değiştiren ve güvenilir sonuçlar elde edilmesini sağlayan yeni yöntemi bilim dünyasına kazandırdı. Acıbadem Üniversitesi’nden Tıbbi Mikrobiyoloji ve Medikal Biyoteknoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanıl Kocagöz ve Tıp Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Özge Can’ın araştırma ekipleriyle Acıbadem Üniversitesi Kuluçka Merkezi’nde geliştirdikleri MyMagiCon ismi verilen yöntemin güvenilirliği bilimsel olarak kanıtlandı.

Pandemi devam ettiği sürece testlere gereksinim duyulacak!

Geçen yıl tüm dünyayı etkisi altına alan ve hala yaşamımızı ciddi anlamda etkileyen pandemide Covid-19’u saptamanın yolu PCR ya da antijen testinden geçiyor. Tüm dünyada her gün milyonlarca kişi bu testleri yaptırarak sonucunu bekliyor. Özellikle sonbaharın başlamasıyla birlikte nezle, grip gibi enfeksiyonların yaygınlaşması, bu hastalıkların Covid-19’a benzer belirtilerinin olması, daha çok kişinin bu testleri yaptırmasına yol açıyor.

PCR ya da antijen testlerinde kişinin burnundan boğazın arka duvarına dokunarak pamuklu bir çubukla alınan sürüntü örneği incelenerek Covid-19 olup olmadığı saptanıyor. Prof. Dr. Tanıl Kocagöz geliştirdikleri yeni yöntemde burundan örnek alınması yerine, gargara ve ağız çalkalama suyunun incelendiğini belirtiyor. T.C. Sağlık bakanlığı, Türk Halk Sağlığı Kurumu onayı alan, CE ve ISO13485 sertifikalarına sahip yeni yöntemin Acıbadem Sağlık Grubu hastanelerinde pilot olarak uygulanmaya başlandığını belirten Prof. Dr. Kocagöz, klinik çalışma sonuçları Avrupa Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Dergisi’nde (European Journal of Clinical Microbiology & Infectious Diseases - https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC8390065/pdf/10096_2021_Article_4326.pdf ) yayınlanan yeni yöntem hakkında şu bilgileri verdi: “İki yıl devam eden çalışmalarımızın sonucunda elde ettiğimiz ve MyMagiCon ismini verdiğimiz yöntemle yapılan testlerde, burundan alınan nazofarengial sürüntüye, yani burundan çubukla alınan sürüntü örneğine göre Covid-19’u eşit veya daha duyarlı bir şekilde saptadığını gösterdi. Yani bireylerin aklında ‘burundan sürüntü aldırmayıp, ağızda su çalkalama ile test yaptırırsam acaba virüsü saptayamayabilir mi?’ şeklinde bir endişe içinde olmasına gerek kalmadı. Çalışmalarımız çocukların dahi bu şekilde örnek vermesinin çok kolay olduğu, gargara yapamayacak kadar küçük yaşta olan çocukların sadece ağız çalkalama suyu vermelerinin yeterli olduğunu gösterdi. Yeni yöntemin örnek alma işlemini çok kolaylaştırarak Covid-19 taşıyıcılarının toplumda daha etkin saptanması ve erken izolasyonu ile salgının kontrolüne katkıda bulunacağı umudundayız.”

Bir büyük yemek kaşığı kadar içme suyu yeterli!

MyMagiCon yönteminde kişinin bir iki yudum içme suyunu ağzına alması, gargara yapıp ağız içinde çalkaladıktan sonra bu suyu verilen kaba koymasının yeterli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Tanıl Kocagöz işleyişi şöyle anlatıyor: “20 mililitre yani bir büyük yemek kaşığı kadar suyla gargara yapıyoruz. Bu suyu ağzımızın içine alıyoruz ve dişlerimizin arasından geçirerek en az 10 saniye kuvvetli bir şekilde çalkalıyoruz. Gargara ve ağız çalkalama sırasında suyun boğazın ve ağzın tüm yüzeylerine değmesi, sürüntüye göre çok daha fazla virüsün test edilecek sıvıya geçmesini sağlıyor. Bu sıvı örnek toplama tüpüne konuyor. Tüpe eklenen polimer boncuklar hızla, su ve küçük molekülleri çekerek virüsleri konsantre ediyor. Bu işlem 5 dakika sürüyor. Polimer boncukların arasındaki konsantre virüs örneği, bir pipet aracılığıyla alınarak PCR ya da antijen testlerinde rahatlıkla kullanılabiliyor.”

MyMagiCon, dünyada en fazla hastalığa ve ölüme yol açan tüberküloz, AIDS ve sıtma konusunda hızlı tanı araçları geliştiren kuruluşlara destek veren ve Dünya Sağlık Örgütü ile yakın işbirliği içinde çalışan “Foundation for Innovative New Diagnostics -FIND-” vakfı tarafından desteklenen iki uluslararası çok merkezli çalışma ile ağız çalkalama suyu ve idrardan olanakları kısıtlı yörelerde hasta başı tüberküloz tanısı yapılabilmesi için geliştirilmeye devam ediyor. Ulusal ve uluslararası patent başvurusu yapılan bu ürün dünyada bir ilki oluşturuyor.

İki yılın sonunda uygulanmaya hazır

Prof. Dr. Kocagöz, Acıbadem Üniversitesi Tıp Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Özge Can ile birlikte geliştirdikleri yöntemin iki yıllık titiz ve emek yoğun bir çalışmanın sonucunda olduğunu belirterek, çalışmaya destek veren Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (KLİMUD) araştırmacıları ve Medikal Biyoteknoloji Dr. Öğr. Görevlisi Erkan Mozioğlu, lisans üstü öğrencileri Ece Aksoy, Tuba Polat ve Betül Zehra Karakuş’a teşekkür etti. Üniversite-sanayi iş birliğinin önemini vurgulayan Prof. Dr. Tanıl Kocagöz, ayrıntılı bilginin Acıbadem Üniversitesi Kuluçka Merkezi’nde yer alan Ar-Ge firmasının www.gigabiomol.com ve yatırımcı firma bio-t.org internet sayfalarından alınabileceğini belirtti