CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, mazot, gübre, girdi maliyetli ana kalemler olmak üzere borç ve icra yükü altında ezilen çiftçi ve üreticiye hükümetin bir darbe daha vurma hazırlığında olduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un “2018’de tohumlar sertifikalı olacak” şeklindeki açıklamasını değerlendiren CHP Denizli Milletvekili Melike Basmacı, çarpıcı tespitlerde bulundu. Kararın aralarında pembe domates ve deli bezelye’nin de olduğu yerel türleri doğrudan ilgilendirdiğini ifade eden Basmacı, “Yine birilerine para kazandırmak ve üreticiyi içinde bulunduğu darboğazda boğulmasına neden olacak adımlar atılıyor” dedi.

KÖYLÜNÜN SIKINTISI KATLANACAK

Karar ile birlikte yerel tohumların ekiminin engellenmesi durumunda köylü üreticilerin elinde bulunan yerel tohumların kayıplara karışma tehlikesi olduğunu öne süren Basmacı, “Kayıt altında olmayan ayaş domatesi, deli bezelye, urla börülcesi, pembe domates ve birçok yerel çeşit artık ekilemez olacak. Bu proje düşünce aşamasında olsa da yereli yaşatmak için belli maddeler konularak düzenleme yapılmalıdır. Köylümüzün elinde çoğaltılan tohumlar var. Tarım Bakanlığı’nın bu tohumları toplayıp çoğaltımını üstlenmesi gerekiyor. Bu olmazsa tohumu büyük firmaların tekeline teslim edip yerel tohumu bitirmelerine seyirci kalabiliriz.

BAKAN ÇELİK’İ ELEŞTİRDİ

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in, Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği’nin (TSÜAB) düzenlediği tohum çalıştayında, 2018’den itibaren sertifikalı tohum kullanmayan çiftçiye destek verilmeyeceğini açıklamasını da eleştiren Basmacı, köylünün birilerinin tekeline muhtaç edileceğini de savundu. Basmacı açıklamasında, “Bu uygulama hayata geçerse, ekonomik sıkıntılar altında ezilen ve çoğu ekim zamanında birbirinden tohum alarak sonraki yıl tohumları iade eden üreticimizin durumu daha da içler acısı hal alacaktır. Öyle zannediyorum ki, yine birilerine para kazandırmak ve üreticiyi içinde bulunduğu darboğazda boğulmasına neden olacak adımlar atılıyor. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu konuda da farklı görüşlere itibar etmeyip oldu bittiye getirilmesinden endişe etmekteyim. İyi düşünülüp verilecek bir karardır” dedi.