Korona virüs salgınıyla birlikte tüm dünya ülkelerinin tarım ve gıda sektördeki yatırımlarına ağırlık verip çiftçileri desteklemeye yönelik adımları artırdığına dikkat çeken Bülent Nuri Çavuşoğlu, ülkemizde ise halen ve inatla hububat başta olmak üzere ithalata bağlı tarım politikaların uygulanmaya devam ettiğini, bu olumsuzluğun faturasını ileriki yıllarda toplumun tüm kesimlerinin ağır bir şekilde ödeyeceğini belirtti.

Ülkemizde tarım alanlarının azaldığını ve çiftçi sayısının 500 binin altına düştüğüne dikkat çeken Çavuşoğlu, “Artan girdi maliyetleri nedeniyle ürün fiyatları geçen yıla göre en az 2 katına çıktı. Gübre fiyatları ikiye katlandığı için çiftçilerimiz daha az gübre kullanmak zorunda kaldı. Bu da bu yıl rekolte düşük olacak demektir. Bir yerde doğal afetler, bir yerde artan maliyetler çiftçinin belini büktü. Dünya çiftçi gününde ne yazık ki ülkemiz çiftçisi artan sorunlarla baş başa kalmış durumdadır. Çiftçinin ayakta duracak takati kalmadı. Ciddi destekler sağlanarak planlı tarım politikalarının uygulanması şarttır” diye konuştu.

ÇİFTÇİ SAYISI DA TARIM ALANLARI DA AZALIYOR

Ülkemizde, 1980’li yıllarda 28 milyon hektar olan tarım arazisi varlığımızın, bugün 23 milyon hektara gerileğini ve yaklaşık 5 milyon hektar tarım arazisinin artık tarım arazisi olmaktan çıktığını anlatan Çavuşoğlu, “Tarım arazilerinin azalmasına pararel olarak çiftçi sayısındaki düşüş de sürekli artıyor. Çİftçilerin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine borçları her geçen gün artıyor. 2006 yılında çıkan Tarım Kanununun 21 maddesine göre Milli Gelirin yüzde 1’inin çiftçiye verilmesi gerekirken ne yazık ki hala verilmiyor. Tohum, gübre, ilaç ve yem fiyatları almış başını gidiyor. Tüm çiftçiler borçlu yaşıyor. Ürettiği ürünü değerine satamıyor. İktidar, ithalat sopasını çiftçinin başından eksik etmiyor. Yaşanan olumsuzluklar, ekmeyen ve dikmeyen çiftçiyi diğer çiftçilere göre daha az sorun yaşar duruma getirdi. CHP iktidarında çiftçinin ister bankalardan ister tarım kredi kooperatifinden aldıkları kredilerin faizlerini ilk bir haftada sileceğiz. Anaparayı da makul bir şekilde alacağız. Hiçbir çiftçinin üretim araçları asla ve asla borcu ne olursa olsun haczedilmeyecek” dedi.