Safra kesesi taşları kadınlarda daha çok görülüyor

 Safra kesesi taşları kadınlarda daha çok görülüyor

İnsanlarda günlük aktivitelerde azalmanın ve düzensiz beslenmeye bağlı kilo artışının safra kesesinde taş görülme riskini ortaya çıkardığını belirterek, erken tedavinin önemli olduğuna dikkat…

Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Genel Cerrahi hekimlerinden Op. Dr. Mehmet Pekdemir, safra kesesi taşlarında tanı ve tedavi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Safra kesesi taşlarının her insanda görülmediğini belirten Op. Dr. Mehmet Pekdemir, kadınlarda erkeklere göre daha çok safra kesesi vakalarının görüldüğüne dikkat çekerek, “Safra kesesi deyince en çok karşılaştığımız konu taşların oluşturtmuş olduğu problemler. Safra kesesi taşları herkeste olmuyor. Genel olarak bilgilendirmek gerekirse kadınlarda erkeklere göre biraz daha fazla görülüyor. Orta yaşın üzerine çıktıkça safra kesesinde taş oluşma riski biraz daha artıyor. Beslenme koşullarının düzensizliği, kilo alımı, günlük aktivitelerin göre de farklılıklar gösterir. En çok gördüğümüz ailesel genetik geçişlerdir. Safra kesesi taşları karaciğerde üretilen safranın bileşiminin yoğunluk değişimleriyle alakalı bir olaydır. Bunu önceden belirleyip tespit etmek ve yok etmek biraz zor. Sistem faktörler ve genetik yapılar o bakımdan hastadan oluşan şikayetlere göre tespit edilen bulgular doğrultusunda eğer kesede taş varsa ona göre çözüm sağlanmaya çalışılır. Beslenme faktörleri, aşırı yağı yiyecekler ve zorlayıcı besinler gibi birçok faktör etkili ama net şudur diyebileceğimiz faktör değil. Kilo artıkça, şeker ve kronik gibi birçok hastalıkları tetikliyor” dedi.

“Taşın kanalı tıkadığı vakalar hasta için aciliyet teşkil ediyor“
Tedavilerde hastaların gelişen sıkıntıları doğrultusunda uygulamalar yapıldığını belirten Op. Dr. Mehmet Pekdemir, “En çok gördüğümüz tablo genel acil olmayan tablolarda mide şikayetleri gibi hazımsızlık, gaz ve bazen mide ağırsısı tam net olmayan bulgulardır. Bazı vakalar vardır ki çok acildir çünkü taş kanalı tıkamıştır. Artık bekleyecek zamanı yoktur. Önce hastayı dinleyerek, nerelerinde şikayetlerinin nerelerinde kaynaklandığını tespit etmek ve ardından yapılan ultrasonografi bizi tanıya götüren en uygun yöntemdir. Bununla tespit edilemeyen kanala düşmüş küçük taşlar için daha ileri tetikler yapıyoruz. Tedavi öncelikle hastalığında gelişen sıkıntılar doğrultusunda ameliyat öneriyoruz. Ameliyatta safra kesesi taşlarıyla beraber komple alınmasıyla sonuçlanır “ ifadelerini kullandı.(İHA)