Son dönemde hızla artan konut yatırımlarının yanı sıra kamu destekli mega projeler inşaat sektöründeki büyümenin lokomotifi oldu. Sektördeki yükseliş ivmesi kapıdan boruya,  pencereden yalıtım sistemlerine kadar pek çok alanda tercih edilen plastik yapı malzemelerin kullanımını da artırdı. Plastik sektörü içerisinde ikinci sırada yer alan inşaat plastikleri üretimi, 2016 yılında miktar bazında yüzde 3,8 artışla 1,9 milyon tona, değer bazında yüzde 8,1 yükselişle 7,8 milyar dolara ulaştı. Plastik inşaat malzemelerinin yurtiçindeki tüketimi ise miktarda yüzde 12 artışla 1,5 milyon ton, değerde yüzde 14 artışla 7,1 milyar dolara yükseldi.

Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden inşaat, beraberinde birçok alt sektörü de büyütüyor. Uzun ömürlülüğü, ısı dayanıklılığı, maliyet avantajı, enerji tasarrufu ve çevreci özellikleri ile plastikler inşaat sektöründe kullanılan malzemeler arasındaki yerini hızla yukarı taşıyor. Kapılar, boru sistemleri, hortumlar, tavan ve duvar kaplamaları, banyo ve mutfak evyeleri ile pencerelerde artık sadece plastikler tercih ediliyor. Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV), plastik sektörünün en önemli üretim ve ihracat kalemlerinden biri olan inşaat plastikleri ile ilgili raporunda sektörün 2016 yılındaki performansını ortaya koydu.

İnşaat malzemeleri plastik üretiminde ikinci sırada...

PAGEV’in 2016 inşaat plastikleri sektör izleme raporuna göre, Türkiye’de plastik inşaat malzemeleri sektöründe faaliyet gösteren 697 firma, 60’ın üzerinde mamul çeşidi üretiyor. Üretici firmaların en çok yoğunlaştığı malzemeleri ise; profil, temiz ve pis su boruları, boru bağlantı elemanları, pencere sistemleri, banyo ve mutfak evyeleri ve hortumlar oluşturuyor.

2016 yılında Türkiye’de, bir önceki yıla kıyasla miktar bazında yüzde 3,8 artışla 1,9 milyon tonluk, değer bazında ise yüzde 8,1 artışla 7,8 milyar dolarlık inşaat plastiği üretildi. Plastik yapı malzemeleri 2016 yılında ulaştığı üretim değeriyle toplam plastik mamul üretiminde ikinci sıradaki yerini korudu.

Plastik inşaat malzemeleri ihracatı 2016’da 1,4 milyar dolar oldu…

2016 yılında, 2015 yılına kıyasla plastik inşaat malzemeleri ihracatı miktar bazında yüzde 16 düşüş ile 585 bin ton, değer bazında ise yüzde 19 gerileme ile 1,4 milyar dolar oldu. İhracatta yaşanan gerilemeye rağmen plastik inşaat malzemeleri dış ticaretinde Türkiye net ihracatçı konumunda bulunuyor. 150’nin üzerinde ülkeye ihraç edilen plastik inşaat malzemelerinde ilk beş ülke; Irak, Gürcistan, Cezayir, Almanya ve Romanya oldu.

Türkiye’deki inşaatlardaki plastik kullanımı miktarda yüzde 12 arttı

2016 yılında plastik inşaat malzemeleri sektörü iç pazar ağırlıklı büyüdü. İhracatın gerilemesine rağmen yurtiçi tüketimin artması sektördeki büyümeyi tetikledi. Bu doğrultuda yurtiçi plastik inşaat malzemeleri tüketimi 2016 yılında miktar bazında yüzde 12 artışla 1,37 milyon tona, değer bazında ise yüzde 14 artışla 7,1 milyar dolara ulaştı.

2016 yılında plastik inşaat malzemeleri sektörünün iç pazar ağırlıklı olarak büyüdüğünü belirten PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, “Türkiye’de inşaat faaliyetleri, değişen yaşam tarzı ve gelişen ihtiyaçlara bağlı olarak dönüşüm geçiriyor. Son yıllarda sektörde oluşan yeni eğilimler doğrultusunda akıllı bina sistemleri, çevreci yapılar, modern yaşam alanları, ev-ofis sistemleri ile eğlence ve aktivite merkezleri modern projelerin vazgeçilmezleri arasına girdi. Konut piyasasında kentsel dönüşümün önemi artarken konut dışı ticari yapılarda ise sosyal ihtiyaçları odağına alan yapılanmalar söz konusu oldu. Kamu kaynaklı büyük altyapı ve dönüşüm projeleri ile yurt dışı müteahhitlik işleri de sektörün iş hacminde önemli paya sahip. Başta büyük kentler olmak üzere sektöre yönelik doğrudan yabancı yatırımlar da artmaya devam ediyor. Yurt içinde inşaat sektörü üretiminin yaklaşık yüzde 60’ını oluşturan konut üretiminin hızlı bir şekilde arttığı, son yıllarda inşaat faaliyetlerindeki büyümenin lokomotifi haline geldiği görülüyor. 2017 yılında da bu sürecin devam edeceğini düşünüyoruz. Makroekonomik ve siyasi ortam, finansman koşulları, yasal düzenlemeler, kentsel dönüşüm, mega projeler, iç pazarda demografik yapı ile hızlı kentleşme ve artan yerli düzeyi büyümeyi tetikleyen unsurlar olacaktır” dedi.