Denizlili yazar Ömer Gökmen, 104 yıl önce (1920’de) Denizli halkının alnına haksızca, vicdansızca ve hayâsızca sürülmüş olan kara lekeye, iftiraya itiraz eden ve tüm bunları belgeleriyle açıklayan “Denizli Vakası, İsyan isyan dedikleri…” isimli kitabı üzerine söyleşi düzenledi. 

Denizlili yazar Ömer Gökmen uzun yıllar süren titiz araştırmaları sonucu kaleme aldığı “Denizli Vakası, İsyan isyan dedikleri…” isimli kitabı üzerine Türk Ocakları Denizli Şubesinde 4 Haziran 2024 Salı günü  18.00’de başlayan bir söyleşi gerçekleştirdi.  

Ömer Gökmen, kitabı yazma amacı olan; çocukluk yıllarında kendinden yaşça büyüklerin “Denizlililer  Denizli’yi düşmana teslim etmeye kalkmışlar, Demirci Efe de gelip onları kesmiş.” sözlerinin beyninin  bir köşesine yerleştiğini ve bunun kendisini yıllar boyu bu konu üstünde araştırma yapmasına  yönelttiğini, bu araştırmalar sonucunda Denizli’nin Milli Mücadeleye olan kapsamlı ve çok boyutlu  katkıları olduğunu öğrendiğinde Denizlili olmaktan gurur duyduğunu belirtti.  

Ömer Gökmen; Denizli Vakasını kısaca; Demirci Mehmet Efe’nin en yakınındaki adamlarından biri  olan Sökeli Ali Efe’nin Denizli’de vurularak öldürülmesiyle başladığını, bunun üzerine Demirci’nin  intikam almak gayesiyle Denizli’yi basıp sorgu sual etmeksizin önüne geleni kesip vahşice katletmesi  olarak ifade etti. Denizlililerin Milli Mücadeleye olan katkılarını anlatıp söylendiği gibi herhangi bir  isyan izine rastlamadığını dile getirdi. Rumların tehciri konusunda destek veren kızanların görevleri  tamamlanmasına rağmen Goncalı’ya dönmediklerini, mala ırza dokunanların olduğunu, bu nedenle  vatandaşın öfkelenerek Sökeli Ali Efe’yi öldürdüklerini anlattı. İsyan denilen olayın aslında bir namus  cinayeti olduğunu kitabında alıntılarla yazdığını ifade etti.  

Atatürk’ün eseri Nutuk’ta isyan eden illerin isimlerini tek tek yazarken Denizli’nin adının  geçmemesine vurgu yaparken Denizlililerin maddi ve manevi olarak Milli Mücadeleye yaptıkları  katkıların altı çizildi.  

Denizli tarihine meraklı ve ilgili dinleyicilerin yoğun katılım gösterdiği söyleşi iki saatten fazla sürdü.  Katılımcıların gerçeklerin ortaya çıkmasıyla ilgili merak ettikleri sorular Ömer Gökmen tarafından  cevaplandırıldı, söyleşi sonunda Ömer Gökmen kitaplarını imzaladı.