Oldu olacak, Ülkenin tapusunu da Erdoğan'a verelim
CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın dövizle sözleşmeden TLye geçiş, faiz çıkışı ve Varlık Fonu kararlarını değerlendirdi
CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın dövizle sözleşmeden TLye geçiş, faiz çıkışı ve Varlık Fonu kararlarını değerlendirdi. Arslan, 16 Nisan referandumunun maliyetleriyle karşı karşıyayız. Tek Hazine hesaplama yöntemini geçen ay değiştirmişlerdi, meğerse Tek Adam/Tek Damat modeline göre hazineyi ayarlamışlar. Padişah buyruğu gibi döviz kararnamesi çıkmaz. Siz öyle bir karar alınca her sözleşme dövizden TLye dönüyorsa, devleti borç altına soktuğunuz köprü, yol, hastane kurlarını neden dövizden TLye çevirmiyorsunuz? Kurumların itibarıyla bu kadar oynanırsa yatırım ve sermaye akışı daha çok duracak. Ifadesini kullandı.
CHP Denizli Milletvekili Kazım ARSLANın açıklaması şöyle:
Geçen ay Tek Hazine Hesabını değiştirmişlerdi, meğer yeni Tek Hazine hesaplama yöntemi dedikleri, hazineyi tek adama, tek damada bağlamakmış.
16 Nisan Anayasa Referandumunun getirdiği değişiklerin acısı, tek adam zihniyetinin maliyeti tek tek açığa çıkıyor. Yazıktır, Türkiye bir ailenin ve partinin hırsları yüzünden tüm kazanımlarını ve gücünü kaybediyor! Yiğit Bulutların aklıyla ekonomiyi kurtarmaya kalkanlar, bugün onları görevden alıp her koltuğa kendini atıyor. Atayan o, atanan o! Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde böyle bir uygulama yoktur, olamaz da. Ancak diktanın olduğu ülkelerde olur bu yanlış kararlar.
BÖYLE DEVLET YÖNETİMİ OLMAZ
Yaşanan büyük ekonomik çöküşün hesabını vermesi gerekenler kurumların içini oyuyor, sonra da kendi tekellerine alıyor. Erdoğana bir Saray yetmedi, peşinden yazlık Saray yaptırıyor, şimdi de Ahlatta 1071 m2lik Cumhurbaşkanlığı Köşkü yaptırmak istiyor. Ülkenin geldiği nokta belli olduğu halde, Cumhurbaşkanı paraları çarçur edecek yer arıyor.
DÖVİZLE SÖZLEŞMELERDEN TLYE GEÇİŞ BELİRSİZLİKLE DOLU
Ülkenin en önemli varlıklarını, geleceğini kendisine ve ailesine bağlayanlar, kurumların itibarını yok ediyor ve güveni sarsıyorlar. Dün Varlık Fonunu kendine bağlayanlar, bugün dövizle yapılmış sözleşmelerin üstünü çiziyor ama kendi imzaladıkları yol, hastane, köprü sözleşmesindeki dolara, euroya dokunmuyor, müteahhitlere dolar üzerinden ödemeleri devam ediyor. Bütün bunların arkasından, oldu olacak, ülkenin ve devletin tapusunu Erdoğanın üzerine yapalım, yeni kararnameye, yeni saltanat arayışlarına gerek kalmasın.
Devletin ve kurumlarının saygınlığını yok eden, yüksek faizle ve dış kredilerle borçkolik ekonomiyi yaratanlar, Sayıştay denetiminden kaçırdığı fonları şimdi kendi üstüne geçiriyor, hesap vermekten kaçınıyor.
ÖZEL ŞİRKET SÖZLEŞMELERİ VE İHRACAT ÖDEMELERİ SORUNLU
Özel sektörün can damarlarını tıkayan, hem faiz baronlarından beslenip hem faiz düşmanı kesilen, günübirlik kararlarla ekonominin ana kurallarını altüst edenler, dün halkın birikimini kendisinin ve damadının üzerine geçirdi, bugün de dövizle yapılmış sözleşmelerde belirsiz bir karar aldı.
Ayrıca ihracat ödemelerinin ne şekilde yapıldığını bilmeden, 90 günlük süreye bağlayarak ihracatta yeni sorunlar doğurdu. Dövizle yapılmış tüm sözleşmelerden kasıt ne; neden kamunun özelle yaptığı dövizli alımları, garantiler TLye çevirilmiyor? 30 gün içinde sözleşmeler TLye çevirilecekmiş, hangi kur baz alınacak? Açıklık yok, taraflar anlaşamayınca sözleşmeler boşa mı düşecek?
PADİŞAH BUYRUĞU GİBİ KARARNAME ÇIKMAZ
Belirsizliğin, öngörülemezliğin, hukukun padişah buyruğuna terk edildiği bir dönemi yaşıyoruz. Merkez Bankasının her kararına müdahalenin yapıldığı, karar öncesinde bankaya kafa tutulduğu bir dönemde ekonomi çöker,piyasaya güvensizlik hakim olur, yatırımlar durur, sermaye akışı olmaz. Hızla akılcı uygulamalara geçilmesini ve ortak aklın hakim olduğu bir yönetim olmasını istiyoruz.
0 Yorum