Kurulan ‘cıngırdak’ ile çocuklar gibi eğlendiler

Kurulan ‘cıngırdak’ ile çocuklar gibi eğlendiler

Attouda Antik Kenti üzerine kurulan Hisar Mahallesinde 50 yıl önce yok olan ‘cıngırdak’ yeniden kuruldu

Denizli’nin Sarayköy ilçesinde geçmişi M.Ö. 200 yıllara dayanan Attouda Antik Kenti üzerine kurulan Hisar Mahallesinde 50 yıl öncesine kaybolan geleneksel ‘cıngırdak’ yeniden canlandırıldı. Yaklaşık 2 asır boyunca insanların en büyük eğlencelerinden birisi olan ve hata bayramlarda kadınların dahi köy meydanında toplanıp eğlendiği çıngırdağa yeniden kavuşan yaşlılar, eski günlere dönüp çocuklar gibi eğlendi.
Sarayköy ilçesi Hisar Mahallesinde bulunan ve M.Ö. 200 yılında kurulduğu tahmin edilen Attouda Antik Kenti’nin yeniden gün yüzüne çıkarılması için başlatılan çalışmalar devam ederken, sit alanı ilan edilmesinin ardından giderek nüfusun azaldığı kırsal mahallenin son sakinleri de geçmişlerine sahip çıktı. Köy meydanına kurulan ve 50 yıl öncesine kadar boyunca insanların en büyük eğlencelerinden birisi olan ve hata bayramlarda kadınların dahi köy meydanında toplanıp eğlendiği ‘cıngırdak’ yarım asır sonra yeniden aynı meydanda inşa edildi.
Hisar Mahallesi Muhtarı Aşkın Şen’in öncülüğünde mahalleye yeniden kazandırılan ve bir tür tahterevalli olan geleneksel oyuncak ‘cıngırdak’ en çok köyün yaşlılarını sevindirdi. Bir elin parmaklarını geçemeyecek kadar gencin yaşadığı mahallede 50 yıl sonra kurulan çıngırdak ile çocukluklarına dönen yaşlılar renkli görüntüler oluşturdu. Yaklaşık 1,5 metre yüksekliğindeki direğin üzerine monte edilen 6 metrelik ağaç gövdesinin iki ucuna tutunup hoplayıp zıplayarak daireler çizen yaşlıların yaşadığı sevinç hatıraları canlandırdı.


Cıngırdağın mahalleye kazandırılmasında pay sahiplerinden birisi olan ihtiyar heyeti azası İlter Armağan, “Bizim çocukluğumuzdan 1970’li yıllardan beri vardı. Her bayramda kadınlar ve başka mahallelerden gelinerek buraları düzenlerdik. Ondan sonra bu gelenek kapandı ve biz tekrar yaşatmaya çalışıyoruz. Bayramlarda falanda tura oynuyoruz. Çeşitli oyunlar oynayarak tekrardan canlandırmaya çalışıyoruz. 1900’lü yıllarda başlamış. Daha öncesini bende pek bilmiyorum. Bu geleneklerimiz çoktu bizim. Sonrasında insan ve gençler kalmadı. Çam ve dut ağaçlarında yapılabiliyor. Göbeğini oyma yaparak kömür koyuluyor” dedi.
Kırsal mahallede çok fazla genç kalmadığını ancak hafta sonu ziyaret edenlerle birlikte kendilerinin de çıngırdağa bindiğini belirten Semih Öz ise, köye gele gençlere geleneksel oyuncağı öğrettiklerini söyledi. Cıngırdağa binerken dedelerinin yaşadığı günleri anımsadıklarını kaydeden Öz, şöyle konuştu:
“Bu köylüyüm ve burada son kalan gençlerden bir tanesiyim. Uzun zamandır köyümüzde olan bir şey bu. Bayadır oynanmıyordu. Kültürümüzün yenilenmesi açısından muhtarımız böyle bir şey düşündü. Hem eğlenceli hem de kendimizin vakit geçirmek için güzel bir şey oldu. Teknoloji ileri olduğu için herkes ona sarmış durumda. Kültürümüzü daha iyi tanıyalım diye telefonda ziyade oyunla vakit geçiriyoruz”(İHA)