İlk 500 şirkette 30. olan Er-Bakır, Denizli sıralamasında yine listenin başında bulunuyor. Er-Bakır’ı 93. sırada Abalıoğlu Lezita Gıda ile 146. sırada yer alan Kocaer Haddecilik izliyor. Listede yer alan Denizli firmalarından 5 tanesi geçen seneye göre üst sıralara yükseliş gösterdi. İlk 500’deki Denizlili firmalara bakıldığında, 5 firma kablo ve bakır tel, 2 firma demir-çelik olmak üzere toplam 7 firma ile metal endüstrisinin listede parladığını görüyoruz. Kablo-bakır tel sektörü her sene olduğu gibi Denizli’de sıralamaya en çok firma sokan sektör oldu.  Bu bakımdan sektör, gerek ihracat, gerek ciro ve gerekse istihdam bakımından Denizli için ne kadar önemli olduğunu tekrar bizlere gösteriyor. Tekstil sektöründe geçen yıl olduğu gibi yine 2 firmayla listede yer alırken, gıda sektöründen 3 firma yerlerini aldı.

Konuyla ilgili açıklama yapan Denizli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Keçeci, “İSO 500 Araştırması’nın 2020 sonuçları, pandemi yılı olması sebebiyle merakla beklediğimiz sonuçlardı. Bu zorlu süreçte Türkiye sanayisinin sayesinde büyümeyi yakaladığımızı ve sanayinin pandemi sürecine olumlu etkisini biliyorduk. Ancak bunların rakamlarla da ortaya çıkarılması bizi memnun etti. Ancak, Türkiye ekonomisinin bel kemiği ve hatta omurgası olan sanayinin zor zamanlardan geçtiğini de aynı şekilde rakamlar ortaya koymuş bulunmaktadır. Üretimden satışların 2019 yılına göre 1 Trilyon 22 Milyar TL’den 1 trilyon 179 Milyar TL’ye yükselerek, %15,3 oranında arttığı görülse de, enflasyon etkisini dikkate aldığımızda bu artışın sadece %0,6 olduğunu görüyoruz. Son 3 yıldır içinde bulunduğumuz düşüş trendi ne yazık ki devam etmektedir.

Covid – 19 krizinin bilançolarda yarattığı olumsuz etkinin İSO 500 sonuçlarına da yansıdığını belirten Keçeci, “İSO 500’de yer alan en büyük 500 sanayi kuruluşumuzun 2020 yılında varlıklarında bir artış yaşanmış olsa da borçlarında da benzer bir artışın yaşanması bilançoların olumsuz etkilendiğini göstermektedir. İstanbul Sanayi Odası tarafından paylaşılan veriler göstermektedir ki sanayicimizin borcu, öz kaynağının 2 katını geçmiş durumda. Araştırma sonuçlarına göre şunu söyleyebiliriz ki; sanayici borçla yaşamak zorunda. Bu borcu çevirebilmek adına düşük faizlere ihtiyaç duyuyor.” diyerek sanayicinin düşük faiz talebini bir kere daha dile getirdi.

Pandemi yılının en önemli konularından olan istihdam konusuna da değinen Keçeci, “Sanayicilerimizin var olan istihdamını pandemi sürecinde koruduğu ve hatta arttırdığı görülmektedir.  Bunda mutlaka devlet tarafından verilen desteklerin katkısı vardır ancak yine de istihdam maliyetlerinin yüksek olduğu bu ortamda mevcut istihdamı koruduğu ve hatta arttırdığı için sanayicinin ekonomiye bu dolaylı katkısını da görmezden gelmemek gerekmektedir. Zor bir süreçten geçiyoruz. Sanayi ayakta kalabilmek ve katma değer yaratabilmek için hala çabalamaktadır. Sanayicilerin bu çabalarına karşılık hükümetin de sanayiciyi koruyacak destekleri olmalı diye düşünüyorum.” diye konuştu.