CHP Denizli Milletvekili Kazım ARSLAN LAİKLİK ÖZGÜRLÜKTÜR TUTUKLANAMAZ
Anayasayı tanımıyorum diyenlerin, tarafsızlık yemini edip de anayasayı her gün çiğneyenlerin bugün başımıza bela olan terör örgütleriyle yakın zamana kadar içli dışlı olanların ülkeyi yönettiği…
CHP Denizli Milletvekili Kazım ARSLAN LAİKLİK ÖZGÜRLÜKTÜR, TUTUKLANAMAZ
Anayasayı tanımıyorum diyenlerin, tarafsızlık yemini edip de anayasayı her gün çiğneyenlerin bugün başımıza bela olan terör örgütleriyle yakın zamana kadar içli dışlı olanların ülkeyi yönettiği bir ortamda yaşıyoruz. Diyanet İşleri Başkanı yılbaşı kutlayanlara karşı açıkça ayrımcı bir dil, önyargıyı devlet katında yükselten bir söylem kullanmıştır. Yandaş medya ve gazetelerdeki haberlerle yurttaşlarımızın yaşam tercihine saygısızca yaklaşan, tahrik eden, hedef gösteren bir dil sergilenmiştir.
Devleti laiklikle, liyakatle değil tarikata dayalı bir anlayışla yöneteceğini zannedenler, 15 Temmuz belasından ders almadılar, şimdi de tarikat liderlerinin, şeyhlerin, şıhların yılbaşı kutlayanlara karşı tahrik ve nefret içeren, hedef gösteren diline karşı sus pus kesildi, ciddi önlem almadı.
Öyle bir başıbozukluk içindeyiz ki, ülkem 2 saat nefes alabilmek için yeni yılı kendine göre karşılamak istedi, 2017' nin daha ilk saatinde hevesimizi kursağımızda bıraktı. Laikliğin boşa çıkarıldığı devlet düzeninde ayrımcılığa, teröre, şiddete açıkça davetiye çıkarıldı. Laikliği savunmak ise İçişleri Bakanlığının gözünde ve siyasallaşan yargıda "terör" zannedildi.Yılbaşı öncesi olup bitenleri, tahrikleri ve nefret dili görmezlikten gelinirken, hiçbir soruşturma ve tutuklama yapılmazken, laiklik açıklaması yapan gençlere gücü yetenler tutuklatarak cezaevine gönderdi.
Devlet, şiddeti önleyici güç olmaktan çıkarıldı; Diyanet eliyle, tarikatlara yaptırım uygulamayan tavrıyla şiddete öncülük eden, onlara göz yuman, laikliğe düşman kesilen hale getirildi.
Dinci terör örgütlerini tehdit görmeyip onlara taviz gösterenler, laikliği, yaşam tercihlerini bizzat Diyanet eliyle ortadan kaldıranlar bugün ülkemizi şiddetin, tarikatların yuvası haline getirmiştir.
Siyasi iktidar Anayasa Komisyonundan geçiremediği laiklik değişikliğini, yılbaşında Diyanet eliyle ve yandaş medya eliyle yapmaya kalkmış, suçüstü yakalanmıştır.
Vatandaşlar arasında açıkça kin ve nefret besleten, farklı düşünene yaşam alanı tanımayan, tektip ve baskıcı bir hayat tarzını dayatmaya çalışanlar, buna açıkça karşı çıkmayanlar bugün devleti yönetmektedir.
Devlet, bugün hiç olmadığı kadar toplumu baskı altında tutan hale gelmiştir. Tarikatların hoparlörü gibi çalışan Diyanet İşleri Başkanı bugün aşırı dincilerin, tarikatların ülkemizi karanlığa iten dilinin sözcüsü olmak eğilimindedir. Ayrımcılığı körükleyen tarikatlar karşısında susan bir Diyanet, yılbaşında dahi toplumu kutuplaştıran bir dillle yaklaşan tehlikeyi daha da büyütmektedir.
Laikliği savunan vatandaşların, laiklik açıklaması yapan gençlerin, aydınların, sanatçıların, gazetecilerin hapse, şeriat kurallarını yılbaşında dayatanların meydanda ve iktidarda olduğu düzende yaşıyoruz.
Türkiye Bu kadarı da olmaz dedirten bir ruh halini yaşamaktadır.
Türkiye güçlü bir ülkedir, laik Cumhuriyeti özümsemiştir, elbette bu sıkıntıları da aşacaktır, çünkü laiklik din ve vicdan özgürlüğüdür. İnançların özgürce yaşandığı bir Cumhuriyet rejimidir. Bu özgürlüğü hiç kimse yok edemez, laiklik hapsedilemez. Bu hataları yapanlar, terör işbirlikçilerine, şeriat heveslilerine fırsat verenler, gelecekte bu yükün altından kalkamayacak, Laik Cumhuriyete karşı hesap vermek durumunda kalacaktır.
Şunu iyi bilsinler ki,yeni yıl laikliğin,özgürlüğün,adaletin ve hukuk devletini savunanların yılı olacaktır.
0 Yorum