90 bin camimizin kapıları bütün çocuklarımız için açık

90 bin camimizin kapıları bütün çocuklarımız için açık

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş: Kur'an ayı ramazanın hemen ardından 25 Haziran günü yaz Kur'an kurslarımız açılıyor.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş:  Kur'an ayı ramazanın hemen ardından 25 Haziran günü yaz Kur'an kurslarımız açılıyor. Çocuklarımızı, yavrularımızı ve gençlerimizi camilere göndererek onlar bu fırsattan istifade etsinler. 90 bin camimizin kapıları bütün çocuklarımız için açık"

(AA) - Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Ramazan ayının bitiminden hemen sonra yaz Kur'an kurslarının başlayacağını belirterek, "Çocuklarımızı, yavrularımızı ve gençlerimizi camilere göndererek onlar bu fırsattan istifade etsinler. 90 bin camimizin kapıları bütün çocuklarımız için açık." dedi.

Erbaş, Pamukkale Üniversitesi içerisinde yapımı tamamlanan Müftü Ahmet Hulisi Efendi Camisi'nde incelemelerde bulunduktan sonra bahçesinde düzenlenen iftar programına katıldı.

Burada konuşan Erbaş, ramazan ayının Müslümanları ruhen yüce aşamalara ulaştıran çok önemli zaman dilimi olduğunu belirtti. Dünyanın hiç bir yerinde, İslam'ın dışındaki sistemde ve inançta görülmeyen güzel bir manzaranın yaşandığını anlatan Erbaş, ramazan ayının Kur'an, ibadet, dua ve tövbe ayı olduğunu ifade etti. 

Erbaş, Kadir Gecesi'nin bulunduğu gecenin Kur'an-ı Kerim'in indirilmeye başlandığı gece olduğunu anımsatarak şöyle devam etti: 

"Bu yüzden Kuran-ı Kerim'in Allah'ın Resulüne verilmiş olan en büyük mucizedir. Rabbim onu güzel bir şekilde okumayı, öğrenmeyi ve anlamayı bizlere nasip etsin. Ramazanın hemen ardından 25 Haziran günü yaz Kur'an kurslarımız açılıyor. Çocuklarımızı, yavrularımızı ve gençlerimizi camilere göndererek onlar bu fırsattan istifade etsinler. 90 bin camimizin kapıları bütün çocuklarımız için açık." 

Çocukların 15-16 yaşından önce bir kaç yaz tatillerini yaz Kur'an kurslarına ayırmalarının hayatlarının en büyük kazançlarından birisi olacağını dile getiren Erbaş, yaşın belli bir aşamayı geçtikten sonra bir daha geri dönmenin mümkün olmadığına dikkati çekti. 

Erbaş, "Hepimiz ömrümüz tamamlayacağız. Önemli olan Rabbimizin bize nasip etmiş olduğu bu ömrü iyi değerlendirmektir. Rabbimizin bize vermiş olduğu bu ömür içerisinde Kuran-ı Kerim'i öğrenmeye hiç zaman ayıramamak, fırsat bulamamak üzüntü vericidir. Bu yılki ramazan ayının teması israfla mücadele etmektir. Devlet olarak israfla mücadeleye ayırdık bu yılı. Bizde Diyanet İşler Başkanlığı olarak dedik ki 'Afiyet olsun, israf olmasın.' Çocuklarımıza bu ruhu yerleştirirsek israf etmeden artırdığımız o nice gıda maddeleriyle aç ve açıkta olan fakir fukara insanlar doyacaklardır. Onlara da yardımlarımızı ulaştırmış olacağız." ifadelerini kullandı. 

Erbaş, daha sonra Kadir Gecesi dolayısıyla düzenlenen programa katıldı.

Medeniyetimiz kitap ve kalem medeniyeti"

- Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş: "İlk vahiyin ilk ayetlerinde Rabb'imiz bize okumayı ve yazmayı emrediyor. Kitabı ve kalemi elinden eksik olduğu zaman müminlerin elinde, medeniyetimiz geri kalıyor. Bizim medeniyetimiz kitap ve kalem medeniyeti olduğu sürelerde ve asırlarda en önde olmuştur"

 Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "Kitabı ve kalemi elinden eksik olduğu zaman müminlerin elinde, medeniyetimiz geri kalıyor. Bizim medeniyetimiz kitap ve kalem medeniyeti olduğu sürelerde ve asırlarda en önde olmuştur." dedi.

Erbaş, Pamukkale Üniversitesi içerisinde yapımı tamamlanan Müftü Ahmet Hulisi Efendi Camisi'nde düzenlenen Kadir Gecesi programına katıldı. 

Programda, teravih namazı öncesinde Kur'an-ı Kerim tilaveti yapıldı. 

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, vaazında "Kadir Gecesi'nin bin aydan daha mübarek", hayırlarla dolu olayların meydana geldiği bir gece olduğunu söyledi. 

Kur'an'ın insanları karanlıklardan aydınlığa çıkartmak için gönderilen bir kitap olduğunu ifade eden Erbaş, Kur'an'ın insana hayatı, kainatı, yaradanı, hakikati, adaleti, merhameti ve bütün insani değerleri öğreten yüce kitap olduğunu vurguladı.

Erbaş, Kuran-ı Kerim'in iffetli ve onurlu bir hayatın, adil, huzurlu bir dünyanın yolunu gösteren bir rehber olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Allah'ın emirlerini hakkıyla yerine getirip yasaklarından titizlikle kaçınan insanlar için bir rehberdir. Her Müslüman için Kur'an'ı en güzel şekilde okumak, en doğru şekilde anlamak, en iyi şekilde yaşamak, onun hayat ve ilkelerini en uygun yöntemle bütün dünyaya tanıtmak en büyük kulluk sorumluluğu ve en yüce itaattir bizim için." 

Müslümanın elinden kitap ve kalemin eksik olmayacağını belirten Erbaş, şunları kaydetti:

"İlk vahiyin ilk ayetlerinde Rabb'imiz bize okumayı ve yazmayı emrediyor. Kitabı ve kalemi elinden eksik olduğu zaman müminlerin elinde, medeniyetimiz geri kalıyor. Bizim medeniyetimiz kitap ve kalem medeniyeti olduğu sürelerde ve asırlarda en önde olmuştur. Onun için buna dikkat edeceğiz. 

Kadir Gecesi Kur'an ile ilişkimizi muhasebe ederek yeniden en güçlü şekilde tahkim etmek için eşsiz bir fırsattır. Bunu anlayışı kuvvetlendirmemiz lazım. Bu bilincimizi geliştirmemiz lazım. Kur'an-ı Kerim'in kadrini bilerek onun ilkeleriyle, ölçüleriyle yaşanan her gün ve gece Kadir Gecesi'nin bereketine kavuşmak demektir."