8 Mart’ın çıkışı bir kutlama değildir

8 Mart’ın çıkışı bir kutlama değildir

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ,Kadını ikinci sınıf bir insan yerine dahi koymayan zihniyet OHAL’le besleniyor

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ,Kadını ikinci sınıf bir insan yerine dahi koymayan zihniyet OHAL’le besleniyor

8 Mart’ın çıkışı bir kutlama değil, üreten ve emek veren kadınların sömürüye başkaldırmasıdır. Fabrikada çalışan 20 bin emekçi kadının çalıştıkları fabrikada çıkan yangında mahsur bırakılmasıdır. Türkiye’de de kadınlar bir yangının içinde. Kadınlar üzerinden yürütülen politikalar bunun göstergesi. Bir şarlatan çıkıp ‘Kadın dayak yiyorsa şükretsin’ diyebiliyor hukuk buna müdahale etmiyor. Bu şarlatanı dikkate alanlar, yasalar önünde korunduğunu görenler kadına şiddeti kendilerinde hak görüyor. Kadınlara şiddet git gide artıyor. 8 Mart üreten kadının hak arayışıyken, Türkiye’de AKP ve OHAL’le birlikte canını korumaya çalışan, insanca yaşamak ve nefes alma hakkını kullanmaya çalışan kadınların mücadelesine dönüşmüştür.

Kadına karşı bakış nasılsa çocuklara karşı da aynı zihniyete sahipler. Erkek egemen söylemlere sahip iktidar, kendilerinden olmayını dışlayan, kutuplaştıran bir tutum içerisinde; ülkemizin geleceği, aydınlık yarınlarımızın teminatı çocuklarımızı bir oyuncak gibi görüp kendi emellerine alet edebilecekleri, dindar, kindar yeri gelince istismar edilebilecek varlıklar olarak görmekte. Her gün okuyoruz gazetelerde tek bir gün bile istismar edilmemiş bir çocuğun haberine rastlamamak mümkün değil. Neden çocuk istismarları için bir komisyon kurulup araştırılmadı? Kimi ne için ve neyden koruyorlar? Aydınlık yarınlarımızı karanlık bir bataklığa çekmek işlerine geliyor. Çünkü ancak kadınlarımızı ve çocuklarımızı çaresiz, yasalar önünde savunmasız bırakırlarsa kendilerine oy verebilecek cahil ve itaatkar nesillere sahip olabileceklerini biliyorlar.

Kadınlar her daim üretkendir. Kadınların eğitimi bir toplumu eğitir. Kadınlar ekonomik üretim faaliyetlerine katılırsa o toplum kalkınır. Kadınlar için bu karanlık günlerde haklarını bilmelerinin ve korumalarının zor olduğunu biliyorum. Ancak çaresiz değilsiniz. Sizler ki bir toplumun en kıymetli varlıklarısınız. Cesur olun. Elbet bu karanlık günlerin sonu aydınlığa çıkacak. Gelin aydınlıkları, güneşin zerreciklerini beraber oluşturalım.

                                                                                                                                             ALİ RIZA ERTEMUR

                                                                                                                                             CHP DENİZLİ İL BAŞKANI