Kim ne derse desin; ilimizdeki seçimleri Osman Zolan kazandı. “Gönül belediyeciliği” sloganının “cuk” diye oturduğu, “Güler yüzlü Belediyecilik” anlayışının kendisinde vücut bulduğu Başkan Osman Zolan, son yılların bütün seçim algılarını yerle bir ederek seçimleri kazandı. Moral bozmadan, yanlışlara aldırmadan, insanları ötekileştirmeden bildiği yolda yürüdü ve kazandı.   

Türkiye’nin bütün illerinde yer yerinden oynarken, ilimiz Denizli’de Osman Zolan’ın yüzde 3.5 oy farkı ile kazandığı seçimlerin ardından kimse “tık” bile demeden kabullendi.  Zira şaibesiz bir seçim yapan Denizli gönüllerin insanını seçmek için sandığa gittiğinde yine yanıltmadı.

Oysa, 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden henüz üç gün geçti. İlimiz Denizli’de düne kadar iktidar oldukları koltuklarında insanlara kibirle bakanlar, bu seçimlerde koltukları sallanınca Yüksek Seçim Kurullarına koşarak –sözde- hak aramaya başladılar.  Sandıkları teker teker üçer-dörder kez saydırdılar ama, nafile..

Hani ne derler; “Büyük lokma yeme, büyük konuşma.”

2002 Mahalli seçimlerinden bu yana bütün kesimler tarafından Nihat Zeybekci’nin gölgesinde kalmakla, pasif olmakla eleştirilen, (burada yazamayacağım bazı önemli olayların özeti gibi) bazı olaylarda mecburen geri adım atan Başkan Zolan, kendi partisinin önde gelenleri tarafından bile küçümsenirken, bu kez Zeybekci’nin etkinliği olmadan, kendisine cephe alan partililerin gözleri önünde sandıklardan adeta söke söke çıktı. Bu durum hem Ak Parti bünyesinde, hem de Zolan cephesinde yepyeni bir sayfanın açılmasına sebep olacaktır.

İl merkezindeki sandıklardan fazla fark almadan çıkan Zolan, özellikle taşradaki sandıklardan açık ara önde çıkarak başkanlığını korudu.  İnsanların ona gösterdikleri büyük sevgi ve ilgi ile yüzü güldü. 5 Yıllık Büyükşehir yapılanmasında yapamadıklarını tek tek anlattı. Mega projeleri haricinde, bundan sonraki süreçte –yapamadıklarını- bunları yerine getirme sözü verdi.

Seçim atmosferinde yazmış olduğum bir köşe yazısında; “Çocukla çocuk, gençle genç, ihtiyarla ihtiyar olan güler yüzlü bir insan olan Osman Zolan’ın en büyük silahı gülen yüzü ve yumuşak davranışlarıdır” diye yazmıştım.

Gerçekten de öyle oldu. Hastalandı, sesi kısıldı; yağmur, soğuk demeden yollara düştü. İçinden geldiği gibi insanlara sarıldı, öptü ve öptürdü. Sonuçta  eleştirenler dahil, muhalefet bile fark atarak kazanmasına alkış tuttu.

Bu seçimler Osman Zolan’ın doğru yolda olduğunu, ikinci adam değil; seçimlerin gerçek kazananı olduğunu ispatladı. Hatta 15 Temmuz hain darbesinden bu yana kendisi ile uğraşan, yolunu kesmeye çalışan bütün kişi ve kesimlerle hesaplaşarak temiz bir zafer kazandı.

Şimdi,

Denizli O’nun 5 yıllık dönemde yapacaklarına kilitlenmeli. Mega projeleri başta olmak üzere taşraya verdiği sözleri yapmak, insanları da kendisi gibi güldürmek zorunda olduğunun idraki içinde çalışarak Denizli’nin gerçek başkanı olduğunu ispat etmelidir.

Bu vesile ile kendisini tebrik ediyor, çalışmalarında Allah yardımcısı olsun diyorum.