İnsan hayatında öyle zamanlar vardır ki, zamanın durması, hüzünlerin ve acıların katmerleşmesi engellenemiyor. Özellikle yüreğinize oturan acı günlerce tarifsiz bir şekilde içinizi yakar durur.

Mehmet Fevzi Yeniçeri işte böyle bir acı bırakarak çekti gitti. Türk Telekom Müdürü olduğu sıralarda tanıdığım, o zamandan bu yana sürekli iletişim içinde bulunduğumuz değerli Yeniçeri, düşüncelerini, bazen de siyasete atıldıktan sonra yapmak istediklerini anlatırdı. MHP bünyesinde radikal kararların alınmasında ilk ve öncü olan M. Fevzi Yeniçeri ne yazık ki, tam anlaşılamadan, yapmak istediklerini yapamadan çok genç yaşta aramızdan ayrıldı. Bunu kabullenmek istemesem de; ne yazık ki acı gerçekleri kabullenmek zorunda kalıyorsunuz.  

“Dini siyasete alet etmekten” yargılandık. İkimizde ertelenen ceza aldık. Bu yüzden bana “Kader Arkadaşım” derdi.

Milliyetçi Hareket Partisi’nden yanılmıyorsam 1999 seçimlerinde milletvekili adayı olmuştu. O sıralarda Olay Gazetesi Yazı İşleri Müdürlüğü görevi yapıyordum. Aday olmasından dolayı gazetede reklamlarını hazırladık. A. Kadir uslu tarafından hazırlanan reklam afişinde “Eşi ehline veriniz; (Hadis-i Şerif)” yazılınca, işgüzar birisi tarafından “dini siyasete alet etmek” suçu ile mahkemeye çıktık. Hiç unutmuyorum, avukatımız Salih Erbeyin idi. Ben oturunca. Hakim sert bir şekilde “ayağa kalk” talimatı verdi. Neyse ikimizde ceza aldık. 5 yıl hapis cezası paraya, sonra da tecil edilmişti.

Bu mahkemeden sonra bana “kader arkadaşım” demeye başladı. Ne zaman bir araya gelsek bu olayı hatırlatır, hatta sohbet ettiğimiz arkadaşlarımıza da anlatırdı.

Hani derler ya; “Bürokrasiden gelen siyasetçi olamaz” diye. Ama o siyasetin odak noktasında çeşitli görevler almasına rağmen hiçbir zaman bürokrat gibi davranmadı. Hepsi iş adamı gibi siyasetin içinde oldu. Özellikle Belediye Meclis üyeliği yaptığı sıralarda AKP ve CHP ile iyi ilişkilerin kurulmasını, bütün siyasi partilerle diyaloğun sağlanmasını sağlayan ender siyasetçilerimizdendir. Çok eleştirilmesine rağmen kimseyi kırmadan, bıkmadan usanmadan derdini anlatırdı.

MHP İl Başkanı olduğu sıralarda, il yönetimine girmemi istedi. Sonra ne olduysa, benim ismimden tırsan veya istemeyen (ve kimliklerini bana söylediği) kişiler yüzünden bana “dur” dedi. Ben de sesimi çıkarmadım.

Milliyetçi Hareket Partisi, O’nun döneminde alınan radikal kararlar ile “geçmişine, özüne dönmeye” çalıştı. Ancak yönetimi içerisindeki eskici artıkları yüzünden pek çok olayı gerçekleştiremedi. Ve bu durum içinde ukte olarak kaldı.

Son siyasi gelişmeler ile siyasetten uzak kalmayı amaçlayan Mehmet Fevzi Yeniçeri işine odaklanmış ve önemli mesafe almıştı. Önümüzdeki seçimlerde bir şeyler düşünüyordu. Vefatından 10 gün önce yaptığımız sohbette “Konuşalım” demişti. Kendisini ayarlayacaktı. Ama kısmet olmadı.

Çok iyi bir insan, dost canlısı idi. Kendisine dikkat etmiyordu. Kalp ameliyatı olduktan sonra dikkatli olsaydı, stres yaşamasaydı çok iyi olacaktı. Ama olmadı…

Kendisini eleştirenlere, küfür edenlere bile hiç kin tutmadı.

Erken gitti güzel insan…

Allah gani gani rahmet eylesin. Allah Mekanını Cennet eylesin.

Geride kalanlara Allah sabır versin.