Denizli'deki FETÖ'nün darbe girişimi davası

Denizli'deki FETÖ'nün darbe girişimi davası

FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan davanın görülmesine devam edildi

  FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan davanın görülmesine devam edildi
- Başbakanlık avukatı: 
- "Normal bir intikal eğitimi olmadığına ilişkin şüpheden uzak kanı oluşmasına rağmen sözde eğitime devam edilmiştir"
- "Sanıkların yapılanma ile ilgili kurum ve kuruluşlardan uzak durmuş olmaları örgüt yapılanmasının içerisinde yer almadıkları anlamına kesinlikle gelmemektedir"

DENİZLİ (AA) - Denizli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan, aralarında eski Denizli Garnizon ve 11. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ın da bulunduğu 40'ı tutuklu 64 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki Turan Bahadır Salonu'nda görülen davanın 7. duruşmasına, sanık ve avukatlarla sanık yakınları katıldı.

Duruşmada, iddia makamı savcının 17 Kasım 2017'de verdiği esas hakkındaki mütalaasına karşı avukatlar yazılı savunmalarını verirken, davaya müdahil Başbakanlık avukatı tarafından da mahkemeye esasa ilişkin dilekçe sunuldu.

- "Kanunsuz emirler doğrultusunda hareket edildi"

İstanbul ve Ankara'da 15 Temmuz 2016 akşamı planlanan saatten önce harekete geçildiği ve Denizli'den de destek amaçlı gidecek olan birliğin acele şekilde hazırlanarak saat 23.00-00.00 civarı Çardak Hava Meydan Komutanlığına doğru yola çıktığı belirtilen dilekçede, bilerek kanunsuz emirler doğrultusunda hareket edildiği şu şekilde ifade edildi:

"Bu saat itibarıyla ülkede bir karışıklığın olduğu haberleri yayılmaya başlamış ve planlanan sözde intikal eğitimi, askeri personel tarafından sorgulanmış ve normal bir intikal eğitimi olmadığına ilişkin şüpheden uzak kanı oluşmasına rağmen sözde eğitime devam edilmiştir. İstanbul ve Ankara'da meydana gelen olayları gerek sosyal medya aracılığı ile anlık paylaşımlardan ya da yakınlarının araması sonucu öğrendikleri, böylece silahlı kuvvetlerinin içindeki FETÖ yapılanmasının darbe girişimi içerisinde olduğunu bilemeyecek durumda oldukları kesinlikle kabul edilemez. Bu nedenle evvela Çardak'a intikal sonra da Ankara'ya intikal için verilen gayri yasal emirlere uyulması, kolluk kuvvetlerine direnilmesi, teslim olunmaması gibi konusu açıkça suç teşkil eden emirlerin Anayasanın 137. maddesi gereğince yerine getirilmemesi gerekirken, kanunsuz emirler doğrultusunda hareket edilmesi hukuken hiçbir şekilde koruma altına alınamaz."

- "Sanıklar kendilerini gizlemiş"

Çardak Hava Meydan Komutanlığına 41 araçla giden toplam 517 askeri personelin yanlarına bir eğitim için gereğinden fazla mühimmat ve yiyecek aldıklarına dikkat çekilen dilekçede, örgütün talimatı ile sanıkların kendilerini gizlediğine işaret edilerek, şunlar kaydedildi:

"MASAK raporundaki Bank Asya Katılım bankasından hesapları bulunmayan sanıkların da TSK'daki yapılanma gereği tedbir mahiyetinde bulunabileceği gözden kaçırılmamalıdır. Sanıklar örgütün talimatı üzerine örgüte aidiyetliklerini gizlemek amacıyla örgüte ait kuruluşlardan özellikle uzak durmuştur. Örgütün bütün güç merkezlerine ulaşma amacı için özellikle asker kişiler kendilerini gizleyerek bu yapılanmadan uzak durdukları görüntüsünü vermek adına bankalarından, okullarından, gizli haberleşme araçlarından ve yapılanma ile ilgili her türlü kurum ve kuruluşlardan uzak durmuş, tabiri caizse önlerinden dahi geçmemiştir. Sanıkların yapılanma ile ilgili kurum ve kuruluşlardan uzak durmuş olmaları örgüt yapılanmasının içerisinde yer almadıkları anlamına kesinlikle gelmemektedir. Bizatihi asker kişiler için örgüt kuruluşlarından uzak durmak kuralına uymak zorunluluktur."

- Dava

Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya, TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek ve FETÖ'ye üye olmak" suçlarından açılan davada, aralarında eski Denizli Garnizon ve 11. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ın da bulunduğu 40'ı tutuklu 64 sanık hakkında, Türk Ceza ve Terörle Mücadele kanunlarının ilgili maddeleri gereğince üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

 

FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan davanın görülmesine devam edildi

Denizli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan, aralarında eski Denizli Garnizon ve 11. Komando Tugay Komutanı tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ın da bulunduğu 40'ı tutuklu 64 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.

Denizli 2. Ağır Ceza Mahkemesince Denizli Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki Turan Bahadır Salonu'nda görülen davanın 7. duruşmasına, sanık, sanık avukatları ile yakınları katıldı.

Sanık avukatları, esas hakkındaki mütalaaya karşı hazırladıkları yazılı savunmalarını mahkemeye sunarken, tutuklu sanık Özbakır'ın avukatı Bayram Ali Yıldız, müvekkilinin anayasayı ihlal sayılabilecek hiçbir eyleminin bulunmadığını, suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını belirterek, darbeye teşebbüsle yargılanamayacağını iddia etti.

Savunma yapan Özbakır da kalkışmada bulunan cuntanın somut iradesinin sıkıyönetim atama listesinde somutlaştığını, sıkıyönetim komutanı olarak kendisinin görevlendirilmesinin iki yönünün olduğunu öne sürdü.

Özbakır, şu savunmayı yaptı:

"Benim komutan sıfatıyla askeriyenin içerisinde yapım, görüşüm gayet açıktır ve nettir. Siyasi iktidarın Ortadoğu politikaları sebebiyle ülkemin ve insanlarının zarar göreceği hususunda zaman zaman görüşlerimi dile getiririm. Hatta albaylığım döneminde bir daha darbe olmaması için kurmay personelin sosyoloji dalında eğitim görmesini başlattım. Benim görüşümden dolayı sıkıyönetim emrine ismimi yazarak tugayı harekete geçirmek istediklerini düşündüm. Takviye kuvvet listesi olarak gönderilen sıkıyönetim emrine ismimi koymayarak bu sefer de farklı bir yöntem kullandıklarını düşündüm." 

-  Komandolara suçlama

Kendisine yönelik suçlamaları kabul etmeyen Özbakır, Söke'de bulunan komando birliğindeki personelin psikolojik sorunları olduğunu öne sürerek, "Birlikte yer alan askerler uyuşturucu kullanan, sorunlu askerler. Bu askerler komando vasfının dahi taşımıyor. Örgüte müzahir olsam, darbeci olsam bu askerleri niçin Ankara'ya götüreyim." diye konuştu.

"Tugayın Çardak Hava Limanı'na gitmesi eyleminin darbeye destek değil, darbe karşıtı olarak değerlendirilmesi" gerektiğine işaret eden Özbakır, "Sıkıyönetim emrinin icra edileceği endişesi ve kuşkusu taşıdığım için personeli Çardak Havalimanı'na yönlendirdim. Darbeci olsaydım 45 dakikada her yeri yerle bir ederdim. Hiçbir rütbeli personel benden kanunsuz emir aldığını söylememiştir. Birliğim Çardak Havalimanının emniyetini almaya gitti. Mülki amirin oluruyla hareket ettim." ifadelerini kullandı.

Mahkeme başkanının "15 Temmuz öncesi ve 15 Temmuz'daki faaliyetlerinin bu kadar tesadüf olamayacağı"nın belirtilmesi üzerine Özbakır, "Eğitim faaliyetini bildirmeme nedenim, Denetleme Başkanlığı'na gidecek rapordan dolayı eğitim faaliyetimizin sekteye uğrayacağı düşüncesidir. Ege Ordu Komutanlığının eğitimden haberi vardı, kendileri ile istişare yaptım." dedi.

- Dava

Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya, TBMM ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek ve FETÖ'ye üye olmak" suçlarından açılan davada, aralarında eski Denizli Garnizon ve 11. Komando Tugay Komutanı tuğgeneral Kamil Özhan Özbakır'ın da bulunduğu 40'ı tutuklu 64 sanık hakkında, Türk Ceza ve Terörle Mücadele kanunlarının ilgili maddeleri gereğince üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.DENİZLİ (AA) -