BÜYÜK ADAMSIN BAHÇELİ!

BÜYÜK ADAMSIN BAHÇELİ!

Kasım seçimlerinden sonra Devlet Bahçeli ve ekibi, parti tabanı ile ters düşerek partinin öne çıkmış vitrin isimleri başta olmak üzere genel kurul delegelerini teker teker partiden ihraç etmeye…

Kasım seçimlerinden sonra Devlet Bahçeli ve ekibi, parti tabanı ile ters düşerek partinin öne çıkmış vitrin isimleri başta olmak üzere genel kurul delegelerini teker teker partiden ihraç etmeye başladı.  Bu ihraçların sonrasında oluşan muhalif kanadın kongre isteği, nasıl olduysa birileri tarafından durduruldu ve yok hükmüne alındı.

Sonrasında koskoca parti “Sen, ben, bizim oğlan” misali sadece Balgat ve çevresindeki MHP’lilerin kalmasıyla budanmış ağaçlara döndü. Bu arada Ankara kaynaklı haberlerden öğrendiğimiz kadarı ile, parti tarafından yaptırılan anketlerde “Devlet Bahçeli ve ekibine 2018 yılında yapılması düşünülen büyük kurultayda (yeniden seçilecek olan) delegelerin yüzde 85 oranının oy vermeyeceği, 2018 sonrası olası seçimlerde ise partinin baraj altında kalacağı ortaya çıkınca; Son çırpınışlar içerisinde çareler arayan Devlet Bahçeli ve ekibi “sülalesinden hesap soracağını” deklare ettiği, “kaçak saraya gitmem” dediği iktidar partisine yanaşmaya başladı.

Bir gece, ansızın kimsenin beklemediği bir zamanda “Cumhurbaşkanı Anayasa çerçevesinde hareket etmiyor. Bu hukuksuzluk böyle devam edemez. Elinizde bir düzenleme varsa, getirin görüşelim” diyerek, önümüzdeki Nisan ayının ilk haftasında referanduma götürülecek olan Anayasa Değişiklik paketinin oluşmasını ve ardından TBMM’den geçmesini sağladı.

İktidar partisi AKP dahil, bütün kesimlerin büyük şaşkınlık yaşadığı bu son gelişmeler üzerine, MHP kökenli Bakan Tuğrul Türkeş “Tecrübeli siyasetçidir. Bu teklifi yapıyorsa mutlaka partisinin çıkarı vardır. ” açıklamasını yapınca, partinin tabanı ve sağduyu insanlar pürdikkat MHP yönetiminin yapacağı açıklamaları beklemeye başladı. Anlayacağınız, son bir aylık gelişmelerde siyasi konjoktörü kendi lehine çeviren,  7 Haziran seçimlerinde eline iktidar olma şansını geçirdiği halde tabanını hüsrana uğratan bir şekilde bunu geri çeviren Bahçeli, anketlerin sonucuna göre gideceği kesinleşince son kozunu oynadı ve AKP’yi  de beklemediği yerden vurdu.

Çünkü, son bir aydır gerek televizyondaki yorumlarda, gerekse gazetelerin köşelerinde Ülkücü tabanın Devlet Bahçeli ve ekibini sildiğini, MHP’li tabanın genel merkez tarafından tutulamayacağını yazıp, çiziyor, söylüyor. Anketlerde bu yönde sonuçlar çıkıyor.

İşte bu yüzden, Anayasa Paketi’nin TBMM görüşmelerinde gurup kararı aldırmaksızın ilk kez milletvekillerini serbest bırakan Devlet Bahçeli “Benim bir oyum var. Pakete evet diyeceğim. Referandum sırasında da evet vereceğim” diyerek partinin tabanına hakim olamadığını açıklamış oldu. Bu durum aynı zamanda kavgalı olduğu ve kendisine güvenmeyen ülkücü kesimler için de HAYIR anlamı taşıyordu.

Sayın Devlet Bahçeli, parti tabanı ile kavgalı olmasını, kendisine oy vermeyeceğini bildiğinden; bunu Türk Milleti lehine çevirmek için Anayasa Paketi’nin bu ucube şekli ile geçmesine ses çıkarmayarak EVET dedi. Taban ise, onun dediğinin aksine HAYIR diyeceğinden paketin referandum da onaylanmayacağından emindi.  Partisinin tabanının kendisini çizdiğini ve Fatiha bile okumadan göndereceğini bilen Bahçeli; ekibi ile birlikte yan yatarken, muhtemelen ilk kez kendisine uymayacak olan parti tabanı ile de AKP’yi çamura batırdı. İşte bu yüzden çok büyüksün Devlet Bahçeli…

Öngörülü, ileriyi gören, bükemediğin eli öpeceksin tabiri ile büyük devlet adamlığını gösterdin. Partinin tabanı seni silkelese de, sen giderayak son kozunu oynayarak, AKP’nin ısıtıp ısıtıp milletin önüne getirmek için her zaman zemin aradığı bir tasarıyı tozlu raflara böylece göndermeyi başaracaksın. Kendini Türk Milleti adına feda ettin..

Büyüksün Vesselam, Devlet Bahçeli…  

Şimdi, burada bizim yapmamız gereken ise, büyük devlet adamı, genel başkanımız Devlet Bahçeli’nin gizliden işaret ettiği HAYIR’ı önümüze sandık konulduğunda kullanmaktır.  AKP ve MHP biatçılarının ve Terör yanlısı HDP’nin evet kullanacağı bir refarandum da, Türk Milleti adına taraf olanlar, Cumhuriyeti ve parlamenter sisteme inananlar HAYIR kullanacaktır.