Ayı'dan Post, Moskof'tan Dost Olmaz
Denizli Gönüllü Teşekküller Platformu , DGC'de gündemi değerlendirdi.
Denizli Gönüllü Teşekküller Platformu , DGC'de gündemi değerlendirdi. Erdal Otçu Başkanlığında Gündem ile ilgili açıklamalar yapıldı.
Atalarımızın tarihteki acı tecrübelerine dayanarak söyledikleri "Ayıdan post,Moskof'tan dost olmaz" sözü; kimi zaman "domuzdan post, Rus'tan dost olmaz şeklinde de söylenmiştir.
Buna benzer bir diğer anlamlı söz de; "süper güç ile ittifak kurmak, ayıyla aynı çuvala girmek gibidir" şeklinde ifade edilmiştir.
Sarıkamış Harekatı'nda binlerce askerimiz donarak şehit olmuş, Moskof'un da 30 bin askeri ölmüştü.Bu harekattan sonra Moskof'un iki yakası bir araya gelmemiş, 1917'de Çarlık tarihe gömülmüş ; Moskof'un adı da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB)'ne dönüşmüştü.
Moskof'un adı değişse de emelleri değişmedi. Özbekistan , Kırgızistan, Kazakistan, Kırım , Azerbaycan ve Bakü'de binlerce Türkmen'in kanını içtiği halde doymayan vampir Moskof, şimdi de Suriye'de Türk kanı akıtılmasına destek vererek Sarıkamış'ta gerçekleştiremediği emellerine ulaşmaya çalışıyor.
Maalesef tarih tekerrür ediyor..Bir ülkenin karaktersizliği, güvenilmezliği, cibilliyetsizliği geçmişte nasılsa; şimdi de aynen tecelli ediyor.
Anlaşmaymış, sözleşmeymiş,komşulukmuş; hiçbirinin kıymet-i harbiyesi yok.
Hem S-400'leri bize satacaksın, hem Soçi , Astana gibi sözleşmelere imza atacak, yüzümüze güleceksin; sonra da sırtımızdan hançerleyeceksin.
Hain ve alçakça hareket eden ülke sadece Moskof'lar değil elbette. ABD'nin de Rusya'dan geri kalır tarafı yok.
Patriot siparişi alarak milyar dolarları cebine indireceksin, sonra da teslimattan vazgeçeceksin.
Elinin parasıyla zor duruma düşürmeye çalıştığın Türkiye'yi; Rusya ile birlikte hareket etmeye zorlayacaksın; askerlerimiz şehit edilince de timsah gözyaşları dökecek, bıyık altından kıs kıs güleceksin.
Hain ve alçakça hareket eden ülkeler; sadece; "ikiyüzlü" demenin iltifat olacağı " yüzsüz" Rusya ve ABD değil elbette..
Başı her sıkıştığında, dünyadan izole edildiğinde, yalnızlaştırıldığında yanında yer aldığımız İran da; Suriye'deki katil rejim, İsrail ve Moskof'larla birlikte sinsi sinsi "Acem oyunu" oynayarak Türkiye'nin kuyusunu kazmaya devam ediyor.
Hain, alçakça hareket eden,sinsi ülkeler sadece Rusya,ABD ve İran değil elbette..
Petro dolarlar içinde yüzdükleri halde; hiç bir göçmeni barındırmadıkları gibi; Türkiye'nin uzun yıllardan beri Anadolu'nun ana kucağını açarak himaye ettiği sığınmacı milyonlarca kadın,çocuk ve yaşlılar için tek kuruş maddi yardımda bulunmayan insaniyetsiz ve Türk düşmanı Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Bahreyn ve Umman da bu kategorinin içinde.
Hain,alçak,sinsi,insanlığını kaybetmiş ülkeler sadece Rusya, ABD, İran, BAE, Suudi Arabistan,Bahreyn ve Umman değil elbette.
Tüm medeni (!), hümanist (!), aynı zamanda hayvan sever (!) , çevreci (!) Avrupa ülkeleri ile birlikte Çin de Suriye'deki kendi halkının üzerine kimyasal silah boca eden; bebek, çocuk, kadın demeden bombalayan katil rejim ile kol kola.
Çivisi çıkmış bu dünyada; kimilerinin özendiği , bazılarının Türkiye'yi yaşanmaz bularak kapak atmak istediği, tek dişi kalmış canavar ülkelerin insanları; gravyer peyniri, somon balığı eşliğinde içkisini yudumlar, piposunu tüttürür, denize nazır evinin balkonunda güneşlenirken; neylesin aç, açık, parasız, pulsuz, yurtsuz, pejmürde insanların hal-i pür melalini.
Hain,alçak,sinsi,insaniyetsiz,cibilliyeti bozuk ülkelere sesleniyoruz:"Bu dünya size de kalmayacak..Aksırıncaya,tiksirinceye, patlayıncaya kadar yiyin, için eğlenmeye bakın.
Türkiye bu mazlum ve mağdur insanlara yeter.
Ülkemiz haricindeki tüm dünya; Suriye'deki soykırıma maalesef seyirci kalmakta, soykırım takımı kurarak , bu insanlık dramını tribünlerde çekirdek çitleyerek zevkle seyretmektedir.
Avrupalılarca Medeniyetin beşiği olarak kabul edilen Yunanistan; sınırına dayanmış beşikteki çocuklara mama olarak biber gazı ikram etmektedir.
Azıcık tarih okumuş, ferasetli ve basiretli insanlar bilir ki; Ankara'nın savunması Kerkük'ten; İstanbul'un savunması Kudüs'ten başlar.
Evet;Türkiye'nin Suriye'de işi vardır:
Çünkü; kapı dibi komşumuz olan Suriye ile 911 kilometrelik sınırımız vardır.
Evet;Türkiye'nin Suriye'de işi vardır:
Çünkü;Bombalanmaktan kaçıp Anadolu'ya sığınan 4 milyon insan için,sınırımızın altında güvenlik koridoru oluşturmaya ve sığınmacıları burada iskan etme projemiz vardır.
Evet; Türkiye'nin Suriye'de işi vardır:
Çünkü; sınırımızda terör devleti kurmak isteyen ; 50 bin teröristiyle PKK/PYD gibi bir tehdit; 2.500 teröristiyle DEAŞ gibi canavar bir örgüt vardır.
Ağır bir badireden geçiyor,büyük bir sınav veriyoruz.Son Türk Devleti'ni köşeye sıkıştırmak, tarihten silmek denemesinde bulunanlara karşı güçlü bir mücadele veriyoruz.
Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında olduğu gibi; bugün de genci,yaşlısı; kadını, erkeği ile ; Milletçe; başımızı eğdirtmeyecek, vatanımızı çiğnettirmeyecek, ezanlarımızı dindirtmeyecek,bayrağımızı gönderden indirtmeyeceğiz.
Milletimizin her bir karış toprağını kanıyla sulayarak elde ettiği vatan aşkı, kanının rengiyle boyadığı al bayrak aşkı , kulaklarında 5 vakit çınlayan ezan aşkı kıyamete kadar sönmeyecektir.
Çünkü bu aşkın ateşini ancak şehadet şerbeti soğutabilir.Bu makamı elde etmek , bu mertebeye ulaşabilmek için gereken sarsılmaz iman da aziz Milletimizde mevcuttur.
Bu asil milletin evlatlarından oluşan Peygamber Ocağı'ndaki Mehmetçiklerimiz her zaman mağdurun,mazlumun yanında yer almış,zalimin, caninin,katilin karşısında durmuştur.
Korkmak, mahzunlaşmak,gevşemek, geri adım atmak kitabımızda yazmaz.Milletçe birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde hareket ettikçe, birbirimize sımsıkı kenetlendikçe kaybetmemiz söz konusu değildir.
İnanıyoruz ki; hainler, zalimler, caniler kaybedecek,kendi kazdıkları kuyuya düşecek, zafer ; inananların, inançla sefere çıkanların olacaktır.
Bahar Kalkanı harekatında Kahraman Ordumuz ve Devletimizin sonuna kadar yanındayız.
Biz ki bir ölür,bin diriliriz. İnancımız gereği şehitlerimize "ölüler" demeyiz.Bu millette; şehitliğe talip olanlar, şiddetle arzulayanlar var oldukça, bu vatan batmayacaktır.
0 Yorum